İŞ KAZASI TAZMİNAT DAVASI NEDİR?
İş kazası tazminat davası; bir işverenin işyerinde çalışan işçinin iş ilişkisi nedeniyle yaralanması veya ölümü halinde, kendisine veya yakınlarına sorumlu işveren tarafından tazminat ödenmesi istemiyle açılan bir maddi ve manevi tazminat davası türüdür.
İş kazası tazminat davası, hem asıl işverene hem de tüm alt işverenlere (taşeron) karşı açılabilir. Örneğin, A şirketi yaptığı inşaatın elektrik işlerini taşeron olarak B Şirketine vermiş, B şirketi de elektrik işlerinin bir kısmını C şirketiyle birlikte yapmışsa; C şirketi işçisinin iş kazası neticesinde ölmesi halinde, tüm şirketlere (A, B ve C) karşı iş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.
İŞ KAZASI SAYILAN HALLER NELERDİR?
İşçinin işverene ait işyerinde bulunduğu sırada uğradığı her türlü bedensel veya ruhsal zararlar iş kazası sayılır. İşçinin ne şekilde yaralandığı veya öldüğünün önemi yoktur. İşçinin maruz kaldığı olay işyerinde gerçekleşmişse, iş kazası olarak kabul edilir ve tazminat davasına konu edilebilir. Örneğin, kalp krizi işyerinde gerçekleştiği takdirde Yargıtay tarafından, sadece bu nedenle iş kazası olarak kabul edilmektedir. Bir işverene bağlı olarak çalışan işçinin görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda işçinin maruz kaldığı fiiller iş kazası olup tazminat davasına konu olabilir. İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle işçi kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle gerçekleşen her türlü olay iş kazası olarak tazminat davasına konu olabilir. Emziren kadın işçinin, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda maruz kaldığı kazalar iş kazasıdır. Örneğin, çocuğunu emzirdiği sırada üst balkondan düşen bir sandalye ile yaralanan işçi, işverene iş kazası tazminat davası açabilir.
İşçinin, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında meydana gelen her türlü kaza iş kazasıdır. Uygulamada, bu tarz kazalara trafik iş kazası denilmektedir.
Uygulamada işçilerin en çok merak ettiği soru iş kazası tazminat davasının ne kadar süreceğidir. İş kazasının ölümlü veya yaralanmalı olup olmadığı, işçi ile işveren arasında iş kazasının niteliği, tarafların iş kazasının gerçekleşmesinde kusur oranı, işçinin ücreti, yaralanmalı iş kazalarında maluliyet oranına itiraz edilip edilmeyeceği gibi birçok husus iş kazası tazminat davasının ne kadar süreceğini belirler. Türkiye’de ortalama bir tazminat davası en az 1,5 – 2 yılda neticelenmektedir.
İŞ KAZASI TAZMİNAT DAVASI AÇMA SÜRESİ (ZAMANAŞIMI)
İş kazası nedeniyle tazminat davası açma süresi, diğer bir deyişle zamanaşımı süresi; iş kazasının meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır İş kazası neticesinde yaralanma (maluliyet) veya ölüm olması arasında genel zamanaşımı bakımından herhangi bir fark yoktur.
Özellikle belirtmek gerekir ki, iş kazası nedeniyle bir ceza davası açılmışsa ve ceza davasının “dava zamanaşımı süresi” daha fazla ise, iş kazası nedeniyle tazminat davasında da ceza davası zamanaşımı süresi uygulanır. Örneğin, inşaat sektöründe çalışan iki işçinin ölümü halinde taksirle ölüme neden olma suçu nedeniyle ceza davası açılacaktır. Taksirle iki kişinin ölümüne neden olma halinde ceza davasının zamanaşımı süresi 15 yıldır.